3 Aralık 2010 Cuma

laylaylom sana göre sevmeler

evet arabesk bir aşktı bizimki
somurtkan yüzünde eskimiş ve küflenmiş bir ifade vardı
sürekli gezerdi geceleri ve içerdi ipsiz sapsız
en arabesk olmayan şarkılar bile sende saza dönüşürdü
yüzünün döküldüğü yerde ıslak ve saçma bir gül kalırdı

gül arabeskti mahsun kırmızıgülü hatırlatırdı çünkü
çünkü en arabesk şarkılara konu olurdu
senle ben aynı kırmızı güller gibiydik
liseli salak aşıklar ve ayna grubnun gelincik şarkısı edasındaydık

evet arabeskti bizim aşkımız
türk filmlerinden öğrendiğimiz repliklerdi cümleler
uzun bakışmalar ve manidar sözler
her insanın bööğründe yatan ama hep saklanan acılardı
aşkı yaşarken acı çekerdik
kendi kendimize dert arardık
gül görsek ağlardık
su içsek ağlardık
yalandık

fakir bir yakışıklıydın sen bende hulisi kentmenin kızı
ıslak şarkıların vardı senin
gitarında bağlama tınısı
sesin giderek incelirdi
beni sevdiğini söylerdin

her sesini duyduğumda ahanda şimdi mihriban türküsünü söyliycek diye korkardım
korkardım ama, nerde boynu bükük bir garip görsem bakışı yerleşirdi gözlerime
saatlerce gözlerine bakabilirim cümleleri tekerrür ederdi
biz kumrular gibi sevişirdik

bizimkisi çok arabeskti ama en arabesk bizdik
sorsalar söylerdik
beni sevdiğini söylesen, ya birdaha söylemessen diye ağlardım
sen bana gül desen. böğğğğ gülmü dediğim güle hayranlıkla bakardım
senin ağzından çıkan kusmuk,çiş,kaka lafı bile mükemmelleşirdi gözümde
ayyy ne güzel söylüyorsun derdim ve müzik başlardı kendi kendine
kadehimde zehir olsan ben içerim bana getir

evet evet arabesk bir aşktı bizimki
küçük emrahın kaşları, mahsunun saçları, nihat doğanın sümüğü gibiydik
sürekli dertli sürekli mutsuz sürekli ferhat güzeldik
güzeldik ama kafalar güzeldi çünkü

fonda bilmediğim arabesk şarkılar çalardı
çünkü bildiğim tüm hepsini yazdım zaten
bizim bakışlarımız ağıt yakıp tango yapmak isterdi o şarkılarda
zengin bir fakirlik
fakir bir mutluluk
mutlu bir mutsuzluk isterdik
bakışarak sevişirdik.

evet aşk arabeskti çünkü
çünkü aşk insanı en savunmasız en çıplak bırakandı
biz aptaldık orası ayrı
ama tüm aptallar aşık değildi

ben susarsam silahım konuşur uleeen modunda bir barzoluktu
senin altında bez varken benim altımda nez vardı gibi bir apaçilikti
ve sevgi emekti sevgi iyilikti sevgi bilmemneydi diyen bir kadir inanırlıktı bizimki
biz nihat doğandık kısaca
nihat doğan sakal gibiyim, kestikçe uzarım derdi
biz duygulanır yine sevişirdik

sonra herşey bitti yine rock forevır bebeğimmm

2 yorum:

  1. İnsanın güzel duyguları değişime nasıl da koşuyor; ışığa,karanlığa; bilgiye, bilgisizliğe koştuğu gibi...

    Selamlar size

    YanıtlaSil
  2. bazen iykide kosuyo ama :) yerinde saymaktan iyidir hem.

    YanıtlaSil