8 Haziran 2010 Salı

çok...

zaman, en zamansız yanını en zamansız zamanda çıkardı ortaya...
hiç bir düzeni hiç bir sınırı yok
acıması da...
herşeyin ilacı, nereye kayboldun? neden durmuş tüm saatlerim?...
sende kaldım
bana en anlamsız baktığın o dar yerde... tamda orda işte...
sözlerimin noktasıyla birlikte tükendiği
aslında söyleyecek çok sözün biriktiği ama boğazımda düğümlendiği, yavaş yavaş renklerin benden kaçıştığı,yerini küllere bıraktığı yerde...

evet istedim,seni minik minik parçalayıp,penceremden atmayı
öl istedim,canın yansın,hiç mutlu olma...
tam gülerken dilin boğazına kaçsın,
benim o çok sevdiğim gözlerin yerinden çıksın pörtlek kalsın,
dişlerin tek tek dökülsün...
ama olmadı...

gidiosun,benden çok şehir uzağa
çok zaman yoksun
çoklarım çok birikicek bu çoklu zamanlarda...
3 yıl 5 yıl derken, silinicek yüzün közkapaklarımdaki yerinden
çoklar yavaş yavaş hiçe dönüşecekler...
ve sen en çok kaldığın yerde hiç yer kaybetmeyeceksin...

giderken, seni alırmısın benden...kavga ediyorum onunla git diyorum öl diorum...al seni benden lütfen...gidiyorsun madem kalma hiç...

2 yorum:

  1. Giderken seni alırmısın benden kısmına özellikle bir alkış yolluyorum=)

    YanıtlaSil